logo

Category Yenilenebilir Enerji ve İstihdam Alanından Haberler

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, Türkiye’nin güneş enerjisinde kurulu gücünün yaklaşık 8 bin megavata ulaştığını söyledi.

Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücünde kapasite artışına gidiliyor. Güneş enerjisinde kurulu güç yaklaşık 8 bin megavata ulaştı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, Tuzla Viaport Marina’da düzenlenen Solar İstanbul Güneş Enerjisi, Enerji Depolama, Elektrikli Ulaşım ve Dijitalleşme Fuarı ve Konferansı’nda, Türkiye’nin yenilenebilir enerjide kurulu güç bakımından Avrupa’da 5’inci dünyada 12’inci sırada olduğunu söyledi.

“8 yıl öncesine kadar şebekeye bağlı hiçbir güneş santralimiz yoktu”

Geçen yıl yenilenebilir kaynaklı elektrik üretiminin 118 bin 514 gigavat saate ulaştığını aktaran Tancan, şöyle konuştu:

“Sürdürülebilir ve temiz enerji anlayışıyla yenilenebilir enerjide kurulu gücümüz bugün 53 bin 894 megavata geldi ve toplam kurulu güç içindeki payı yüzde 54’e ulaştı. Temiz ve tükenmeyen enerji kaynaklarımızın en önemlilerinden biri güneş enerjisi. 8 yıl öncesine kadar şebekeye bağlı hiçbir güneş santralimiz yoktu. Güneş enerjisi kurulumları 2014’te 40,2 megavatla başladı. Son dönemdeki artışlarla 2022 Şubat sonunda güneş enerjisi kurulu gücümüz 7 bin 953 megavata ulaştı.”

Tancan, güneş enerjisi kurulu gücünün Türkiye’nin toplam elektrik gücündeki payının yüzde 8’e yükseldiğini ifade etti.

“Dünyada 16’ncı sıradayız”

Güneş enerjisinin, yenilenebilir enerji kurulu gücü içindeki payının ise yüzde 14,8 olduğunu dile getiren Tancan, “Güneş enerjisi kurulu gücünde Avrupa’da 8, dünyada 16’ncı sıradayız” dedi.

Tancan, güneş enerjisi kapasitesinin artırılmasına yönelik yapılacak yarışmaları anımsatarak, “Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) GES-4 yarışmaları toplam 1000 megavat bağlantı kapasitesinin tahsisine ve halihazırda YEKA olarak ilan edilmiş olan Niğde-Bor, Hatay Erzin ve Şanlıurfa-Viranşehir YEKA’da 50 ve 100 megavat kapasiteler halinde 15 adet güneş enerjisi santralinin kurulumuna yönelik olarak planlandı. Niğde-Bor YEKA için yapılacak Bor-1, Bor-2 ve Bor-3 yarışmaları için başvurular 30 Mart’ta alınacak” bilgisini paylaştı.

“Türkiye enerjinin her alanında dışa bağımlılığı minimize etmeye devam ediyor”

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı, AK Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız da Türkiye’nin özellikle son yıllarda enerjinin dönüşümü ve kaynak çeşitliliği alanlarında atılımlar yaptığını aktardı.

Altunyaldız, Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücünde kapasite artışına giderken, bir yandan da temiz enerji teknolojilerine yönelik sanayi oluşturduğunu belirterek, “Türkiye enerjinin her alanında dışa bağımlılığı minimize etmeye devam ediyor. Her işletmeyi, her haneyi enerji üretim ünitesi haline getirmek için gerekli yasal alt yapıyı kurduk. Tüm sanayi tesislerimiz, tarım tesislerimiz ve hanelerimiz kendi enerji ihtiyaçlarını giderebilecek, ihtiyaç fazlasını ise şebekeye verecek duruma geldi” değerlendirmesinde bulundu.

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://www.trthaber.com/haber/ekonomi/gunes-enerjisinde-kurulu-guc-yaklasik-8-bin-megavata-ulasti-666223.html adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

İstanbul’da 4 gün boyunca süren ZeroBuild Summit’22’nin kapanışında Sıfır Enerji Binalara dönüşümün aciliyetinin vurgulandığı deklarasyon imzalandı. “Sıfır Enerji Binalar ile Geleceği İnşa Et” başlıklı deklarasyonu imzalayan 11 sivil toplum kuruluşunun başkan ve temsilcileri; sektör paydaşlarını da bu deklarasyona imza atarak, dönüşümün gerçekleşmesine destek vermeye çağırdı.

Avrupa Birliği’nde zorunlu hale getirilen Sıfır Enerji Binalara dönüşüm konusunda Türkiye’de farkındalığı artırmak için bu yıl üçüncüsü düzenlenen ZeroBuild Summit’22- Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi’nin kapanış oturumunda sektör temsilcileri ortak bir deklarasyona imza attı.

Sıfır Enerji Binalara dönüşümün aciliyetinin vurgulandığı “Sıfır Enerji Binalar ile Geleceği İnşa Et” deklarasyonunu; AGİD, CEPHEDER, EYODER, MÜKAD, OMİD, PÜKAB, SEPEV, SOLARBABA, TEMEV, TÜRKONFED, VERİMDER’in başkan ve temsilcileri imzaladı.

Zirvenin web sitesinde de imzaya açılan deklarasyonda; Türkiye’nin Sıfır Karbon Binalar İçin Yol Haritası’nın çıkarılması, Sıfır Enerji Binaları yaygınlaştırmak üzere teşvik planları geliştirilmesi gibi talepler dile getirilirken, bu alanda faaliyet gösteren sektörlerin de çalışmalarını gözden geçirmeleri ve iyileştirme yapmaları öneriliyor. Deklarasyona; yapı malzemeleri, yalıtım, havalandırma, ısıtma-soğutma, ev otomasyonu, aydınlatma, ev aletleri ve mimarlık gibi bu alandaki tüm ilgili sektörlerin temsilcilerinin imza vermesi hedefleniyor.

“Sadece merkezi hükümet değil tüm paydaşlar sorumlu”

Zirve’nin kapanışında konuşan ZeroBuild Summit’22 Direktörü Dr. Gamze Karanfil, deklarasyonun imzacılarının; yeni binaların 2030’a, tüm binaların ise 2053 yılına kadar Net Sıfır Enerji Bina olması için oluşturulacak stratejik plana katkıda bulunmayı benimsediklerini söyledi. Deklarasyonla sadece merkezi yönetimin değil tüm paydaşların üzerine düşen sorumluluğu hatırlatmak istediklerini de vurgulayan Karanfil, deklarasyonun, “2053 Net Sıfır Hedefine” ulaşmada gerekli aksiyonları almak üzere bu alanda çalışan paydaşların benimsedikleri yaklaşımları içerdiğini aktardı.

Dr. Gamze Karanfil, Sıfır Enerji Binalara dönüşüm konusunda merkezi hükümetten beklentilerini ise şöyle özetledi: “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından açıklanan On Birinci Kalkınma Planı’nda (2019-2023) daha verimli ve kendi enerjisini üreten binaların yaygınlaştırılacağı belirtildi. Deklarasyona imza veren paydaşlar olarak merkezi yönetimden beklentilerimiz; 2053 yılına kadar bina sektörünün karbonsuzlaştırılmasına yönelik ulusal yol haritalarının geliştirilmesi ve bu konuda yasal düzenlemelerdeki eksikliklerin giderilmesidir.”

12 maddelik deklarasyon web sitesinde

www.summit.zerobuild.org/tr adresinde imzaya açılan “Sıfır Enerji Binalar İle Geleceği İnşa Et”  deklarasyonun 12 maddesi şunlardan oluşuyor:

  • “Türkiye’nin Sıfır Karbon Binalar İçin Yol Haritası”nın çıkarılmasına destek olmak.
  • Stratejik eylem planları hazırlamak / hazırlanmasına katkı sunmak.
  • Sıfır Enerji Binaları yaygınlaştırmak üzere teşvik planları geliştirmek.
  • Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile 2053 Net Sıfır Hedefine yönelik mevzuat çalışmalarına destek olmak.
  • Merkezi ve yerel yönetimlerin hazırlayacağı strateji ve eylem planlarına destek olmak.
  • Sıfır Enerji Binalarla ilgili yeni teknoloji, ürün ve hizmet geliştirmek için başta üniversiteler olmak üzere konunun paydaşlarıyla birlikte AR-GE, bilgilendirme ve eğitim faaliyetlerine katkı sağlamak.
  • Binalarda enerji verimliliği ve emisyonlarla ilgili periyodik çalışmalar/raporlamalar yapmak.
  • Sıfır Enerji Binalar ve binalarda enerji verimliliği ile ilgili farkındalığı artırmak üzere tüketici odaklı eğitimler düzenlemek.
  • Sıfır Enerji Binalar ile ilgili iletişim çalışmaları yapmak.
  • Her kurum ve kuruluşun kendi bünyesindeki binalar için enerji ve CO2 emisyonlarını azaltma hedeflerini belirlemek.
  • Sürdürülebilirlik Faaliyet Raporlarını yıllık olarak yayınlamak.
  • Bina sektöründe Sıfır Enerji Binalar için uluslararası standartlarda malzeme üretimine ve geliştirmesine ağırlık vermek.

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://temizenerji.org/2022/03/28/sivil-toplum-kuruluslari-sifir-enerji-binalar-ile-gelecegi-insa-et-deklarasyonunu-imzaladi/ adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

Avrasya Tüneli Genel Müdür Yardımcısı Murat Gücüyener, “Gelecek nesillere yaşanabilir dünya bırakmanın hepimizin ortak sorumluluğu olduğunun bilinciyle işletme aşamamızda da doğaya, çevreye ve topluma karşı sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz” dedi.

İSTANBUL (AA) – Avrasya Tüneli, 2021 yılında tünel operasyonlarının tamamında tükettiği elektriği yenilenebilir kaynaklardan sağlayarak Uluslararası Yenilenebilir Enerji Sertifikası (I-REC) almaya hak kazandı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, İstanbul’da iki kıta arasındaki yolculuk süresini 5 dakikaya indiren Avrasya Tüneli, 5’inci işletme yılında İstanbul trafiğini önemli ölçüde rahatlatırken; ekonomik tasarrufların yanı sıra, çevre kirliliğinin azaltılmasına ve yaşam kalitesinin geliştirilmesine de katkı sağlamaya devam ediyor.

Avrasya Tüneli, 2021 yılındaki elektrik tüketimini yenilenebilir kaynaklardan sağlayarak Uluslararası Yeşil Enerji Sertifikası ile elektrik ihtiyacından kaynaklanan karbon ayak izinin azaltılmasına destek oluyor. Avrasya Tüneli, sıfır karbonlu yeşil elektrik sertifikasını, Borusan Grup şirketlerinden Borusan EnBW Enerji’den temin etti.

Yapım dönemi ve işletmeye alındığı 2016 yılından bu yana çevresel sürdürülebilirlik ve enerji tasarrufu konularında birçok yenilikçi çalışmayı hayata geçiren Avrasya Tüneli’nin işletme binası da enerji tasarrufu, geri dönüşüm, sürdürülebilirlik kriterlerine uygun olarak LEED Gold Sertifikalı yeşil bina olarak tasarlandı.

– ‘Avrasya Tüneli’nin tüm çalışmalarında sürdürülebilirliği ilk sırada tutuyoruz’

Açıklamada görüşlerine yer verilen Avrasya Tüneli Genel Müdür Yardımcısı Murat Gücüyener, Avrasya Tüneli Projesi’nin tasarımından inşaatına ve işletmesine kadar her aşamada çevresel ve sosyal etkiler gözetilerek titizlikle planlandığını belirtti. Gücüyener, ‘Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmanın hepimizin ortak sorumluluğu olduğunun bilinciyle işletme aşamamızda da doğaya, çevreye ve topluma karşı sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz. Borusan EnBW Enerji ile yaptığımız bu iş birliği, sürdürülebilirlik konusunda önemli bir adım daha atmamızı sağladı. Avrasya Tüneli’nin değerlerinden biri olan çevresel sürdürülebilirliği ajandamızın en önemli gündem maddesi olarak tutmaya devam edeceğiz.’ ifadelerini kullandı.

– ‘Sürdürülebilir bir dünya hedefliyoruz’

Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı da ‘Borusan EnBW Enerji, tamamı yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı 720 megavatlık toplam kurulu gücü ile Türkiye’nin ve dünyanın sürdürülebilirliğine doğrudan katkıda bulunuyor. Rüzgar enerjisi kurulu gücünde Türkiye’de lideriz. Yenilenebilir enerji gücümüzü, daha sürdürülebilir bir dünyayı hedefleyen tüm iş ortaklarımızla paylaşıyoruz. Yeni nesillerimize daha temiz bir dünya bırakmak amacıyla adım atan Avrasya Tüneli ile böyle bir iş birliği yapmaktan ötürü mutluluk duyuyoruz. Sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarımız ilerleyen dönemlerde daha kapsamlı bir şekilde devam edecek.’ açıklamasında bulundu.

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://www.aa.com.tr/tr/sirkethaberleri/sanayi/avrasya-tuneli-yenilenebilir-enerjiyi-destekliyor/671416https://www.aa.com.tr/tr/sirkethaberleri/sanayi/avrasya-tuneli-yenilenebilir-enerjiyi-destekliyor/671416 adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

BloombergNEF’in raporuna göre, rüzgâr türbinlerinin küresel olarak devreye alınması 2021’de 99.2 GW’a ulaştı. Açık deniz rüzgâr ilaveleri yıllık yüzde 161 arttı.

BloombergNEF tarafından hazırlanan 2021 Küresel Rüzgâr Türbini Pazar Payları raporuna göre, rüzgâr endüstrisi 2021’de devreye alınan kapasite için yeni bir rekor daha kırdı ve toplam ilaveler iki yıl üst üste 100 GW’ın biraz altına düştü.

Rapor, geliştiricilerin 2021’de küresel olarak 99.2 GW’lık rüzgâr türbinlerini çevrimiçi hale getirdiğini ve önceki yıl devreye alınan 98.5 GW’ı geride bıraktığını ortaya koyuyor. Çoğunluğu karada olmak üzere (yüzde 83), yeni açık deniz türbini ilaveleri bir önceki yıla kıyasla yüzde 161’lik artış göstererek 16,8 GW’a yükseldi.

Vestas, dünya çapında 15.2 GW ekleyerek sıralamadaki en üst sırada görülürken, 12 GW ile Goldwind ikinci ve Siemens Gamesa da üçüncü sırada yer aldı.

BNEF, geçen yıl Çin’de devreye alınan 55,8 GW’lık yeni rüzgâr kapasitesi belirledi. Küresel Emtia enflasyonuna ve tedarik zinciri kaosuna rağmen, Çin’deki yıllık kurulumlar, 2020’de belirlenen rekordan sadece 2 GW geriydi. Çin’in açık deniz rüzgâr planları, geliştiricilerin yıllık üç kat artışla (yüzde 251) 14,2 GW açık deniz rüzgâr türbini kurmasını sağladı.

BNEF Rüzgâr Araştırmaları Başkanı Oliver Metcalfe, “Sektör, sübvansiyonlar söz konusu olduğunda neler yapabileceğini bir kez daha gösterdiğinden, Çin açık deniz rüzgâr pazarına hakim oldu” dedi. Metcalfe, açıklamasına şöyle devam etti: “2022’de Çin’de açık deniz kurulumları düşerken, diğer pazarlar boşluğu doldurmaya hazırlanıyor. Birleşik Krallık, bu yıl ilk kez 3 GW’tan fazla açık deniz rüzgârı eklerken, yeni pazar Tayvan’da da faaliyetler artacak.”

Rapora göre, ABD, 2021’de 13 GW ekleyerek yeni rüzgâr yapımı için ikinci en büyük pazar olmaya devam ediyor. Çin ile birlikte, geçen yıl yeni küresel rüzgâr kapasitesinin üçte ikisini oluşturdu. Vietnam, ilk kez ilk üç küresel rüzgâr pazarına girerek, 3,6 GW’lık kara ve kıyıya yakın rüzgâr santrallerini çevrimiçi hale getirdi.

BloombergNEF Kıdemli Analisti ve raporun başyazarı Isabelle Edwards, “Rüzgâr inşasında yeni bir dönem gerçekten başlıyor. 100 GW’a yakın ikinci bir yıl, endüstri için yeni bir statükoyu temsil ediyor” dedi. Hükümetlerin rüzgârı daha fazla inşa etmeyi hedefleyen net sıfır hedefleri kapsamında rüzgâr endüstrisinin sürdürülebilir büyüme sağlayabileceğinin kanıtladığını ifade eden Edwards şu açıklamayı yaptı:  “Politika, küresel rüzgâr pazarını yönlendirmede önemli bir rol oynamaya devam ediyor, çünkü geliştiriciler hala teklif edildikleri yerde tarife garantisi peşinde koşuyor. 2020’de Çin ve ABD’de karada bir rüzgâr patlaması gördük, geçen yıl ise odak Çin’in açık deniz pazarına ve Vietnam’a kaydı.”

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://temizenerji.org/2022/03/25/ruzgar-endustrisi-2021de-992-gwlik-rekor-seviyeye-ulasti/#:~:text=BloombergNEF’in%20raporuna%20g%C3%B6re%2C%20r%C3%BCzg%C3%A2r,ilaveleri%20y%C4%B1ll%C4%B1k%20y%C3%BCzde%20161%20artt%C4%B1 adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

Türkiye’nin mevcut elektrik kurulu gücü 100 bin megavatı geçerken, güneş enerjisinin elektrik kurulu gücündeki payı da yüzde 8’e ulaştı.

Türkiye’nin güneş enerjisindeki 8 bin megavatı aşan kapasitesi 78 ilindeki santrallerden oluşurken, bu kapasitenin en yükseğini bulunduran Konya “güneşin başkenti” olarak öne çıkıyor.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından alınan verilere göre, Türkiye’nin elektrik kurulu gücü mart sonu itibarıyla 100 bin 334 megavata, güneş enerjisi kurulu gücü ise 8 bin 29 megavata ulaştı.

Güneş enerjisinde 2014’te 40 megavat olan kurulu güç, yaklaşık 8 yılda 8 bin megavatı geçerek bu alanda bir eşik de aşılmış oldu. Güneş enerjisinin Türkiye’nin elektrik kurulu gücündeki payı da yüzde 8’e ulaştı.

GES’ler 78 ile yayıldı

Ağırlıklı olarak lisanssız santrallerin oluşturduğu güneş enerjisi kurulu gücü “dağıtık” yapısıyla öne çıkarken, Türkiye’nin 78 ilinde irili ufaklı güneş enerjisi santralleri bulunuyor.

Konya, 1167,50 megavatla güneş enerjisinde en yüksek kurulu güce sahip il. Bunu, 415,8 megavatı bulan kapasitesiyle Ankara, 383,5 megavatla Şanlıurfa, 346,5 megavatla Kayseri ve 306,9 megavatla İzmir takip ediyor.

Kahramanmaraş 264,7 megavat, Gaziantep 260,8 megavat, Afyonkarahisar 252,3 megavat, Antalya 241,7 megavat ve Manisa 234,8 megavatla güneş enerjisinde kurulu gücü en yüksek ilk 10 şehir arasında yer alıyor.

Mersin 217,5 megavat kurulu güçle bu illeri izlerken, Türkiye’nin 20 ilinde 100-200 megavat, 9 ilinde de 50-100 megavat arasında güneş enerjisi kapasitesi bulunuyor.

Güneş enerjisinde 18 şehirdeki kapasiteler 10-50 megavat arasında değişirken, 20 şehirde 10 megavat ve altında güneş enerjisi kurulu gücü mevcut.

Rize, Hakkari ve Artvin ise Türkiye’de güneş enerjisi kapasitesinin bulunmadığı üç il olarak öne çıkıyor.  

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://www.trthaber.com/haber/ekonomi/turkiye-ges-kapasitesinde-emin-adimlarla-buyuyor-671832.htmlhttps://temizenerji.org/2022/03/25/ruzgar-endustrisi-2021de-992-gwlik-rekor-seviyeye-ulasti/#:~:text=BloombergNEF’in%20raporuna%20g%C3%B6re%2C%20r%C3%BCzg%C3%A2r,ilaveleri%20y%C4%B1ll%C4%B1k%20y%C3%BCzde%20161%20artt%C4%B1 adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

Küresel rüzgar enerjisi piyasasının her yıl istikrarlı büyümesi ve kurulu güce 2026’ya kadar yaklaşık 556 gigavat daha ekleneceği tahmin ediliyor.

Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi (GWEC) tarafından hazırlanan “Küresel Rüzgar Raporu 2022″den derlenen bilgilere göre, dünya genelinde 2025’e kadar her yıl ortalama 93,3 gigavat karasal rüzgar kapasitesinin işletmeye alınacağı tahmin ediliyor.

İki yıl önce yeni Covid-19 etkisiyle tüm sektörlerde üretim zincirindeki aksama yüzünden birçok enerji projesi ertelenmiş veya durdurulmuştu.

Geçen yıldan bu yana ise küresel anlamda ekonomilerin toparlanmasıyla ivme kazanan tüm sektörlerle birlikte rüzgar enerjisi sektörü de salgının etkilerini en aza indirmeyi başardı ve iki yıl üst üste kurulumda rekor seviyelere ulaştı.

Rapora göre, küresel rüzgar enerjisi kurulu gücü, geçen yıl eklenen 93,6 gigavat karasal ve deniz üstü kapasiteyle yıl sonunda 837,5 gigavata çıktı.

Küresel rüzgar enerjisi piyasasının her yıl istikrarlı büyümesi ve 2022-2026 döneminde dünya genelinde 90 gigavatın üzerinde deniz üstü (offshore) rüzgar enerjisi santralinin mevcut sisteme ilave edilmesi bekleniyor.

Böylelikle küresel rüzgar enerjisi kurulu gücüne 2026’ya kadar yaklaşık 556 gigavat karasal ve deniz üstü rüzgar kapasitesinin ekleneceği tahmin ediliyor.

İklim değişikliği ile mücadelede temiz enerji fırsat oluşturuyor

Küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için 2030’a kadar emisyonların en az 24 gigaton azaltılması gerekiyor.

Emisyon azaltımı hedeflerine ulaşmak için kömür kullanımının düşürülmesi, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminin ise hızla artırılmasına ihtiyaç duyuluyor.

Rüzgar enerjisinde kurulum maliyetlerinin yıllar içinde azalması, bu hedeflerin yakalanması için fırsat olarak değerlendiriliyor.

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://www.trthaber.com/haber/ekonomi/ruzgar-enerjisinden-istikrarli-buyume-671070.html adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi, Türkiye’nin en yüksek deniz üstü rüzgar enerjisi potansiyeline sahip 4 ülke arasında yer aldığını bildirdi.

Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi (GWEC) Küresel Rüzgar Raporu 2022’den yapılan derlemeye göre, Türkiye, Azerbaycan, Avustralya ve Sri Lanka en yüksek deniz üstü rüzgar enerjisi potansiyeline sahip ülkeler olarak dikkati çekiyor.

Deniz üstü rüzgar enerjisinin ölçeklendirilebilir, rekabetçi ve etkili bir temiz enerji kaynağı olduğuna işaret edilen raporda, Türkiye’nin bu yıl yayımlanmak üzere uluslararası finans kuruluşlarıyla deniz üstü rüzgar enerjisi yol haritası üzerinde çalıştığı ifade edildi.

Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) modeli kapsamında ilan edilen ancak ertelenen 1,2 gigavat kapasiteli deniz üstü rüzgar enerjisi yarışmalarının da sektörün gündeminde olduğu belirtildi.

Bu kapsamda Türkiye, 2030’a kadar 20 gigavat rüzgar kurulu gücünü elektrik sistemine dahil etmeyi planlıyor. Türkiye’nin karasal rüzgar enerjisi kurulu gücü 11 gigavat seviyesinde bulunuyor. Henüz deniz üstü rüzgar enerjisi santraline sahip olmayan ülkenin bu alandaki potansiyeli ise 70 gigavat olarak hesaplanıyor.

Rapora göre, söz konusu 4 ülkede de bu alanda finansman desteğine ve iyi planlanmış projelere ihtiyaç duyuluyor.

Azerbaycan’ın yaklaşık 157 gigavat seviyesinde deniz üstü rüzgar enerjisi potansiyeli bulunuyor. Ülke, 2030’a kadar elektrik üretiminde yenilenebilir enerji payını yüzde 30’a çıkarmayı hedefliyor.

Yaklaşık 5 teravat deniz üstü rüzgar enerjisi potansiyeline sahip Avustralya’da ise altyapı çalışmaları devam etmesine rağmen, düzenleme ve finansman eksikliği bu alandaki çalışmaları yavaşlatıcı etki olarak dikkati çekiyor.

Sri Lanka’da 92 gigavat deniz üstü rüzgar enerjisi kapasitesi “proje geliştirme” aşamasında bulunuyor. Ancak ülkede buna rağmen deniz üstü rüzgar enerjisi hedefi ya da taslağı bulunmuyor.

“Türkiye’de açık deniz rüzgar enerjisi potansiyeli en yüksek bölge Ege”

Deniz üstü Rüzgar Enerjisi Derneği (DÜRED) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Veli Bilgihan Yaşacan, konuya ilişkin değerlendirmesinde, Türkiye’de deniz üstü rüzgar enerjisi santrali projesinin gerçekleştirilmesi için Marmara ve Ege Bölgesi’ndeki bazı limanlarda yapılan çalışmalarda ilerlemeler kaydedildiğini ifade etti.

Türkiye’de en büyük açık deniz rüzgar enerjisi potansiyelinin saniyede 9 metre hıza ulaşan Ege Bölgesi olarak hesaplandığını aktaran Yaşacan, “Karasal alanlarda inşa edilen rüzgar enerjisi santralleriyle kıyaslandığında deniz üstü rüzgar santralleri daha maliyetli ancak yüksek enerji üretimiyle bu maliyet dengeleniyor.” ifadelerini kullandı.

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://www.trthaber.com/haber/ekonomi/turkiye-deniz-ustu-ruzgar-potansiyeli-yuksek-4-ulke-arasinda-669854.html adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

Türkiye’nin elektrik kurulu gücü mart sonu itibarıyla 100 bin megavatı aşarken, biyokütle enerjisi 73 ilde bulunan santrallerle 2 bin 102 megavat kapasiteye ulaştı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından alınan verilere göre, Türkiye’nin elektrik kurulu gücü mart sonu itibarıyla 100 bin 334 megavata ulaştı. Biyokütle enerjisinin toplam elektrik kurulu gücündeki payı da yüzde 2 oldu.

Su, rüzgar ve güneş gibi sınırsız doğal kaynakların sahip olduğu enerjinin kullanılabilir enerji formuna dönüştürülmesi için faydalanılan teknolojiler çeşitlenirken, binlerce tona ulaşan atıkların enerji üretiminde kullanımı da artıyor.

Türkiye’nin hemen tüm bölgelerinde biyokütleden elektrik üretimi gerçekleştirilebiliyor. Biyokütleden elektrik enerjisi kurulu gücü mart sonu itibarıyla 73 ilde bulunan santrallerle 2 bin 102 megavat kapasiteye ulaştı.

İstanbul sahip olduğu 264,5 megavat biyokütleden elektrik enerjisi üretim kapasitesiyle bu iller arasında ilk sırada yer alıyor. İstanbul’u 132,4 megavatla Ankara, 88,4 megavatla İzmir, 81,6 megavatla Balıkesir ve 81,5 megavatla Samsun izliyor.

Öte yandan Türkiye’nin biyokütle atık potansiyelinin, yaklaşık 8,6 milyon ton petrol eşdeğeri ve bu kaynaktan üretilebilecek biyogaz miktarının da 1,5-2 milyon ton petrol eşdeğeri olduğu tahmin ediliyor.

Biyokütlede 9 bin megavat potansiyel bulunuyor

Biyogaz Yatırımları Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Altan Denizsel, Türkiye’nin biyokütle enerjisinde potansiyelinin 9 bin megavat seviyesinde olduğunu söyledi.

Denizsel, atıkların sınıflandırılması konusunun toplumda hala yeterince farkındalık oluşmadığını belirterek, “Atıkların yakıta dönüşmesi için ayrıştırma safhası oldukça önemli. Bu konuda daha çok bilinçlendirme çalışmaları yapılması gerekiyor. Bunların yanında devletin teşvikleri biyokütleden elektrik üretilmesinde kritik önem taşıyor. Yaptığımız hesaplamalara göre, megavatsaat başına 1500 lira teşvik sağlanırsa, Türkiye’nin potansiyeli daha fazla ortaya çıkarılabilecek.” değerlendirmesinde bulundu.

Sürdürülebilir ve yenilenebilir bir kaynak olan biyokütle, organik malzemelerin yakılmasıyla elde edilen bir tür enerji olarak öne çıkıyor. Özellikle mahsul kalıntıları, orman ürünleri, su bitkileriyle beraber ticari veya evsel atıklar da sistemin çalışmasında yakıt olarak kullanılabiliyor.

Türkiye’nin elektrik kurulu gücü mart sonu itibarıyla 100 bin megavatı aşarken, biyokütle enerjisi 73 ilde bulunan santrallerle 2 bin 102 megavat kapasiteye ulaştı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından alınan verilere göre, Türkiye’nin elektrik kurulu gücü mart sonu itibarıyla 100 bin 334 megavata ulaştı. Biyokütle enerjisinin toplam elektrik kurulu gücündeki payı da yüzde 2 oldu.

Su, rüzgar ve güneş gibi sınırsız doğal kaynakların sahip olduğu enerjinin kullanılabilir enerji formuna dönüştürülmesi için faydalanılan teknolojiler çeşitlenirken, binlerce tona ulaşan atıkların enerji üretiminde kullanımı da artıyor.

Türkiye’nin hemen tüm bölgelerinde biyokütleden elektrik üretimi gerçekleştirilebiliyor. Biyokütleden elektrik enerjisi kurulu gücü mart sonu itibarıyla 73 ilde bulunan santrallerle 2 bin 102 megavat kapasiteye ulaştı.

İstanbul sahip olduğu 264,5 megavat biyokütleden elektrik enerjisi üretim kapasitesiyle bu iller arasında ilk sırada yer alıyor. İstanbul’u 132,4 megavatla Ankara, 88,4 megavatla İzmir, 81,6 megavatla Balıkesir ve 81,5 megavatla Samsun izliyor.

Öte yandan Türkiye’nin biyokütle atık potansiyelinin, yaklaşık 8,6 milyon ton petrol eşdeğeri ve bu kaynaktan üretilebilecek biyogaz miktarının da 1,5-2 milyon ton petrol eşdeğeri olduğu tahmin ediliyor.

Biyokütlede 9 bin megavat potansiyel bulunuyor

Biyogaz Yatırımları Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Altan Denizsel, Türkiye’nin biyokütle enerjisinde potansiyelinin 9 bin megavat seviyesinde olduğunu söyledi.

Denizsel, atıkların sınıflandırılması konusunun toplumda hala yeterince farkındalık oluşmadığını belirterek, “Atıkların yakıta dönüşmesi için ayrıştırma safhası oldukça önemli. Bu konuda daha çok bilinçlendirme çalışmaları yapılması gerekiyor. Bunların yanında devletin teşvikleri biyokütleden elektrik üretilmesinde kritik önem taşıyor. Yaptığımız hesaplamalara göre, megavatsaat başına 1500 lira teşvik sağlanırsa, Türkiye’nin potansiyeli daha fazla ortaya çıkarılabilecek.” değerlendirmesinde bulundu.

Sürdürülebilir ve yenilenebilir bir kaynak olan biyokütle, organik malzemelerin yakılmasıyla elde edilen bir tür enerji olarak öne çıkıyor. Özellikle mahsul kalıntıları, orman ürünleri, su bitkileriyle beraber ticari veya evsel atıklar da sistemin çalışmasında yakıt olarak kullanılabiliyor.

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://www.trthaber.com/haber/ekonomi/elektrik-uretiminde-biyokutle-kapasitesi-artiyor-675787.html adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

Türkiye güneş paneli üretiminde yeni hedefini belirledi. 2023 yılına kadar panel üretim kapasitesinin 9 bin 110 megavata çıkarılması planlanıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, yeni yatırımlarla gelecek yıl güneş paneli üretiminde dünyada ilk 3’e girmeyi hedeflediklerini söyledi.

Son yıllarda payı hızla artan Güneş Enerjisi yatırımlarıyla ilgili Türkiye de panel üretiminde yatırım hedeflerini belirledi. Bu kapsamda, 2023 yılına kadar panel üretim kapasitesinin toplamda 9 bin 110 megavata çıkarılması planlanıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, yeni yatırımlarla gelecek yıl güneş paneli üretiminde dünyada ilk 3’e girmeyi hedeflediklerini dile getirdi.

8 BİN MEGAVAT

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’nin 2014’te 40 megavat olan güneş enerjisi kurulu gücü 8 yılda 200 kat artarak 8 bin megavatı aştı. Dünya genelinde yıllık 185 bin megavatlık panel üretim kapasitesi mevcut. İlk sırada üretimin büyük bir kısmını yapan ve 124 bin megavat üretim kapasitesine sahip Çin yer alıyor. Çin’i 14 bin megavatla Vietnam, 9 bin 200 megavatla Güney Kore takip ediyor. Türkiye ise 7 bin 960 megavatlık üretim kapasitesiyle dünyada 4’üncü sırada yer alıyor. Türkiye’nin ardından da 7 bin 400 megavat üretim kapasitesiyle Malezya ve 5 bin 700 megavatlık üretim kapasitesiyle ABD geliyor. Avrupa Birliği ülkelerinin toplam üretim kapasitesi ise 3 bin 200 megavat. Türkiye, 7 bin 960 megavatlık üretim kapasitesiyle Avrupa’da lider konumda. Türkiye’nin 2022 ve 2023’te yapacağı yatırımlarla güneşte kapasitesini 9 bin 110 megavata çıkarması öngörülüyor.

ARZ GÜVENLİĞİ MESAJI

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dönmez, yerli ve yenilenebilir enerjinin toplam elektrik kurulu gücündeki payının artmasının enerji arz güvenliğinde büyük öneme sahip olduğunu söyledi. Yapılan yatırımların meyvelerini toplamaya başladıklarını kaydeden Dönmez, “Sadece kurulu gücümüzde yenilenebilirin payını arttırmak yetmiyor bunun teknolojisini de yerlileştirmek gerekiyor. İşte Türkiye bunu da başardı. Hem rüzgâr da hem de güneşte dünyada önemli üretici ülkelerden biri olduk ama bunlarla yetinmiyoruz. Yeni yatırımlarla gelecek yıl güneş paneli üretiminde dünyada ilk 3’e girmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

YENİLENEBİLİRİN PAYI YÜZDE 54

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerinden derlenen bilgiye göre, 2002’de elektrikte 31 bin 846 megavat olan kurulu güç, bu yılın mart ayı sonu itibariyle 100 bin megavatı aştı. Bu arada, enerjide yenilenebilirin payı da giderek yükseldi. Özellikle son yıllarda yapılan Yenilenebilir Enerji yatırımlarıyla 2002’de yüzde 38 olan yenilenebilir enerjinin payı, yüzde 54’e yükselmiş oldu.

RÜZGÂRDA KURULU GÜÇ 11 BİN MEGAVAT

Başta Ege olmak üzere Türkiye’nin birçok bölgesine yayılan rüzgâr enerjisinde kurulu güç, 10 bin 864 megavata ulaşarak 11 bin megavat sınırına yaklaştı. Rüzgârda da yerli ve milli ekipman çalışmaları devam ederken, rüzgâr enerjisi üretiminde kullanılan ekipmanlarda da yerlilik oranı arttı. İlk olarak ‘kule’ üretimiyle başlayan yerli üretim, çeşitlenerek türbin üretimine kadar genişledi.

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/turkiye-gunes-paneli-uretim-kapasitesini-9-bin-110-megavata-cikarmayi-planliyor-guneste-hedef-ilk-3e-girmek-42054982adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More

12. Uluslararası 100% Yenilenebilir Enerji Konferansı ‘IRENEC 2022’ 09-11 Haziran 2022 tarihlerinde çevrimiçi olarak yapılacak.

Türkiye’de yer alan üniversitelerin lisans öğrencilerinin de konferansı ücretsiz izlemesi için katılımları sağlanacak. 2020 ve 2021 yılında yapılan tüm çevrimiçi 3 ve 4 günlük konferansa ait kayıtlar Eurosolar Türkiye’nin resmi YouTube kanalından izlenebiliyor.

Uluslararası çapta önde gelen isimlerin katılımlarıyla düzenlenen konferansın bu yılki ana konu başlıkları ise şu şekilde:

Konferansa ait son 5 yılın bildirilerini ise yine konferansın resmi web sitesi üzerinden ücretsiz indirebilmek mümkün.

Yenilenebilir Enerji alanında İngilizce ve Türkçe tüm bildirimlerin değerlendirileceği konferansa bildiri sunmak için 01 Mayıs 2022 tarihine kadar başvuru yapmak gerekmektedir.

Daha Detaylı Bilgi İçin: www.irenec.org adresini ziyaret edebilirsiniz.

Bu haber ve içerikle birlikte iletilen tüm görseller ve ekler, https://yesilhaber.net/12-irenec-konferansi-9-11-haziranda-yapilacak/adresinden alınmıştır. Bağlantıda verilen kişi ya da kuruma özel olup RE-You Projesi’ni uygulayan ve fonlayan kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla görevlendirilmiş kişilerin resmi görüşünü yansıtmaz.

Read More